"Ben sevilmeye değerim. Ben değerliyim." sözleri on yedi yaşındaki Su’nun inandığı büyülü sözler... Su bir yandan üniversite sınavına hazırlanırken diğer yandan da her genç gibi heyecanlarını yaşamak istiyor. Yirmi bir yaşında ağabeyi Sarp, kardeşinin içinden çıkamadığı sorunlarına çözüm bulmaya çalışırken bazen uysal bazen de hırçın kediyi alıyor karşısına. Bu arada birbirlerini hiç tanımayan, ama aynı ya da benzer sorunlarla karşılaşan gençler bir Web sayfası çevresinde toplanıp sevgi, aşk, hoşlanmak, arkadaşlık, paylaşım, aile gibi kavramları tüm içtenlikleri ve doğallıklarıyla tartışıyorlar.

Ben Sevilmeye Değerim, gençlerin yüreğinden hiç durmadan akan duygularına ayna olurken; ebeveynlere de aynaya yansıyan heyecanları, güzellikleri, hayal kırıklığını, sıkıntıları, çatışmayı ve tabi ki gençlik aşklarını, kısacası genç olmanın özelliklerini ve değerini gösteriyor. Ben Sevilmeye Değerim, kesinlikle şimdiye dek yazılmış gençlik kitaplarıyla aynı kefeye konulmaması gereken bir kitap. Sayfa sayfa gençlerin dünyasına açılırken, gençlerin sesi olan, sessizliğini haykırdığı, kendini bulduğu, anlamlı, duygulu, ironi yüklü hayata dair bir yolculuk...

"Biri kız Su, biri erkek Sarp. İki kardeşin, kendileri gibi gençler arasındaki renkli yaşam ilişkilerini konu alan bu roman, ana baba baskısından uzak, kendi vicdanlarıyla baş başa yaşayan, çoğu kez sevdalara kapılanların yaşamlarını ve psikolojik durumlarını ustaca işlemektedir.

Romanın diline gelince, yazar burada da titizliğinden ödün vermemektedir.

Romanın sonunda, sevda ilişkilerinde tek başına kalakalan Su, her şeye karşın yaşama küsmemekte ve ne olursa olsun, her insan gibi Sevilmeye Değer bir varlık olmakta direnmektedir."

- Vedat Günyol