El öptüm, sokağa çıktım. Ardımdan kapının kapandığı evde, çocukluğumdaki uzletin ağır mirasından kurtulma imkânını terk ettim. Sonra bir meyhane bulup, oturdum. Gündüz vakti, kimse yoktu ki, iyi giyimli, ılık yüzlü biri içeri girdi. Ayağı, geçmişini zarif ve mütevazı bir armağan olarak taşırcasına aksıyordu. Benimle için, diye seslendim, sesimi ona yakıştırıp, abartmadan. Karşıma oturdu, söyleştik. At resimleri yaparmış, koşan atlar, uçan atlar...
Ben sur dışında büyüdüm de, dedi, burnunu bardağına gömüp, Babam at arabacısıydı. Bir sabah kalktık baktık ki, atlarımız yok.
Çok kalmadı, işi varmış.
Resimlerinizi görmek isterdim, dedim ona, ayrılırken, Atları sahibiyle mi çiziyorsunuz?
Hayır, dedi, gülümseyerek, bir yandan da kendi hesabını ödüyordu.
Kayboldukları yerde başıboş dolaşıyorlar.
Kategori |
Öykü
|
Cilt Türü |
Karton Kapak |
Basım Tarihi: |
Ağustos 2004 |
Basım Yeri: |
İstanbul |
Baskı Sayısı |
1 |
Ebat: |
|
Dil: |
Türkçe |
Kâğıt Türü: |
2. Hamur |
Sayfa Sayısı: |
112 |
ISBN: |
975-8829-40-8 |
Yazar hakkında haber bulunamadı.
Kullanıcı Yorumları
Henüz hiç yorum yapılmadı.
Yorum Yap
Yorum yapmak için kullanıcı hesabınızla giriş yapmalısınız!
Giriş yapmak için lütfen tıklayınız.