"Pencereden, bahçeye bak!" diye buyurdu ağabey. Mete, artık onu dinlemek istemiyordu. Dayak yemeyi göze alarak omuz silkti ve odasına gitmeye hazırlandı, ama büyük çocuk onu tutarak camlı kapıya doğru sürükledi. Evet, bahçede biri vardı... Mete, elinde olmadan onu inceledi ve dehşet içinde tuhaf bir gerçekle yüz yüze olduğunu fark etti. Bahçedeki bu kişi, yanında duran ağabeye bir su damlası gibi benzeyen kopyasıydı. Küçük çocuk birden korktu, ama yanındaki ağabey hemen onu yatıştırmaya koyuldu. "Akıllı biri olduğun belli, bizi gördüğünü ve varlığımızı kabul et lütfen. Gidip bu ikinci paralel dünya konuğuyla görüşmeyi denemelisin."

Bir kopyanızın olabileceğini hiç düşündünüz mü? Peki bunun nasıl geçekleşeceğini?...

İki kopyasıyla birden karşılaştığı güne kadar Sinan da başına böyle bir olayın gelebileceğini hiç düşünmezdi. Hatta bu karşılaşmanın, hem kendisinin hem de kopyalarının şeffaflaşmasına yol açacağı aklına bile gelmezdi...

Bu kitapla birlikte paralel evren, gök ada, paralel dünya ikizi, kara delik, Gök Kapısı, evrenler arası sıçrama gibi daha önce hiç duymadığınız birçok kavramla tanışacak ve kendinizi, evrenler arası bir yolculuğun içinde bulacaksınız.

Paralel evrenler arasından bir yolculuğa hazır mısınız?