Kitap altı bölümden oluşmaktadır. Birincisi, Ortadoğu'yu Batılı bakış açısından görmenin yarattığı sorunları betimler ve Müslüman toplum ile genellikle Hıristiyan Batı arasında yaşanan anlaşmazlıklarla dolu yüzyılların kötü sonuçlarını tartışır. İkincisi, antik, ortaçağ ve modern Arap toplumlarının kültürel özelliklerini: bireyselcilik, otorite, sadakat ve eşitlikçilik gibi merkezi kavramlar üzerinde odaklanarak inceler.
Yazar Bölüm III'te, İslam'ın yükselişini, laik ve dinsel otoriteler arasındaki gerilimleri, büyük Müslüman imparatorluklarının yükselişini ve çöküşünü betimler. Daha sonra Bölüm IV'te, İslam'ın kendinin evrimine, Sufiliğin, Şiiliğin, diğer mezhep ve inançların gelişimine geçer: İslam bilim ve felsefesinin kazanımları ile otorite karşıtı İslam etiğindeki ruhsal üstünlük iddialarının paradokslarını inceler.
Profesör Lindholm eserinin son bölümlerinde siyahlara, kölelere ve kadınlara yönelik olumsuz Ortadoğu tutumlarını, bütün insanların eşitliğine dair kültürel ve İslami iddialarla bağdaştırmaya çalışır. Sonuç bölümünde ise, despot rejimlerde yaşayan eşitlikçi halkların paradoksunu, şu andaki otoriteye direniş ve tiranlıktan kurtuluş umutlarını ele almak üzere, tarih, kültür ve dinin gerçeklerini ortaya koyar. Tarihsel ve antropolojik bakış açılarının bu anlaşılır sentezi, İslam'ın ve Ortadoğu'nun geçmişteki ve bugünkü doğasına ilişkin yeni bir anlayış sağlamaktadır. Kitap, coşku ve akılla yazılmış: haritalar, rakamlar ve on sekizinci-on dokuzuncu yüzyıllara ait taş basması resimlerle donatılmıştır. Bütün kaynaklar belirtilmiş, dizinlenmiştir. Ayrıca sözlük ve karşılaştırmalı zaman dizini de eklenmiştir.