Balabanov'un Lenin'le ilgili anılarını yayımlama kararı verdiğimizde üzerinde en çok titizlendiğimiz nokta, çevirinin özgün metne olabildiğince sadık kalmasını sağlamaktı. Bazı yerlerde yadırganabilecek görüşlerle karşılaşılması hâlinde okuyucudan dileğimiz, bu tür pasajlara ilişkin değerlendirmelerini bizlerle paylaşmasıdır.
Biz, Lenin'in amacı doğrultusunda hareket ederken kullandığı yöntem ya da usullerin çevresindekileri yer yer rahatsız ettiğini ve hatta dönemsel koşullar zemininde bile lekeli olduğunu biliyoruz. Bu gibi davranışların her zaman izah edilebilir bir gerekçesi de bulunmayabilir. Önemli olan, çıkan toplu resmin yererken sevecen, överken eleştirel bir çabanın ürünü olduğunu hissedebilmektir. Bu kitabın bunu başardığını düşünüyoruz: Bütün çağların en büyük niteliksel sıçramalarından birine önderlik etmiş bir insanın, eylemi içinde insan kimliğiyle sergilediği 'yazgı'sına tanıklık eden tutanakları andıran eser, tüm yönleriyle her ihtilalcinin içinden bir parça taşıyor gibi...
Angelica Balabanov, Lenin'i 1907 dolaylarında tanıdığını anımsıyor ve onunla doğrudan birlikte çalışmaya başlaması 1915'i buluyor. Balabanov'un 1921'de SSCB'den ayrılmasına kadar geçen süredeki anıları kapsayan kitabın Lenin'e yakından bir bakış sağlayacağını umuyoruz.