"Marksizm çoktan öldü, komünizm bir ütopyadan başka bir şey değildi ve tarih, Avrupa'yı ikiye bölen duvarla birlikte sona erdi." Bu kitap, postmodern kapitalizmin ideologları tarafından yıllardır savunulan bu anlayışa karşı çıkmak için yazıldı. Yazarlar, kendilerini, Marksizmin insanlık için çağrıştırdığı bütün değerlerle birlikte çöktüğü iddiası, komünizmden söz etmenin tam zamanı olduğunu ve bu ihtiyacın daha önce asla bu kadar şiddetli biçimde hissedilmediğini vurguluyor. Yaşanan ve siyasal bakımdan tüketilen Marksizmin ötesinde hâlâ irdelenmeyi bekleyen bir Marksizmin var olduğunu düşünüyorlar. Ama bir de uyarıları var. Komünizm olarak adlandırmayı seçtikleri şeyin, Sovyetler Birliği'nin ya da diğer devlet sosyalizmlerinin temsil ettiği, düşünceden yoksun ve boğucu çabayla hiçbir akrabalık taşımadığını belirtiyorlar. Onların komünizmi, daha çok mevcut toplumsal ve siyasal yapıları dönüştürmek için gerekli hayal gücünü sağlayan ve eylem imkânlarını yaratan analitik bir gereç olarak düşünülmekte ve tasarlanmaktadır. Marksizmin Ötesinde Marksizm bu irdeleme çabasının bir ürünüdür. Bu derlemeye katkıda bulunan yazarlar, Marksizmin ötesinde bir Marksizme ulaşma imkânını, küreselleşen kapitalizm, artık var olmayan "sosyalizm", feminizm, kapitalizme karşı konumlanan çeşitli radikal akımlar ve onların mücadele stratejileri açısından inceliyorlar. Bu çabanın amacı Marksizmin ötelerini hem üretmek hem de haritasını çıkartmaktır. Sermaye, bilgisayar virüsleri gibi ve onlarla aynı hızla ilerleyip değişirken, insan, hareketsiz oturup değişmemeyi göze alamaz.

Bu derleme, Marksizmin küçümseyici bir tutumla dışlanmasına, kolayca uysallaştırılmasına ve sermayenin içinde ve ötesinde yer alan çok biçimli, dik başlı ve komünist ötekilerin yok edilmesine karşı bir uyarı niteliğindedir.