Ahmet Cevdet Paşa
Ahmet Cevdet Paşa
(27 Mart 1823 - 26 Mayıs 1895): Lofca'da doğdu. İlk tahsilini doğduğu yerde yaptı. İstanbul'a gelerek Papasoğlu Medresesinde ve Fatih Camiinde devrin ünlü bilginlerinden ders gördü. İlâhiyat, hikmet, Arap edebiyatı, matematik, jeoloji, astronomi okudu. Edebiyata meraklı idi. Kendisine Cevdet mahlâsını veren Süleyman Fehmi'nin konağına devam etti; Farsça öğrendi. Sadrazam Mustafa Reşid Paşa ile tanıştı; çocuklarının hocası oldu. Fuad Paşa ile Bükreş'e ve Mısır'a gitti. Encümen-i Dânişin teklifi ile Küçük Kaynarca antlaşmasından Yeniçeriliğin ortadan kaldırılışına kadar (1774-1826) geçen zaman içindeki Osmanlı tarihini yazmaya başladı. Cevdet Paşa'nın bu ünlü eseri 12 cilt tutmuş ve 30 yılda yazılmıştır. İlk üç cildi padişaha takdim etti; vak'anüvislik vazifesi de ona verildi (1855). 1857'de Meclis-i Âli-i Tanzimat azası oldu. 1861'de İşkodra'ya, 1863'te Kozan'a fevkalâde komiser, 1863'te Bosna'ya müfettiş olarak gönderildi. Mecelle'yi hazırlayacak heyetin başına getirildi. Heyet 1868'den 1877'ye kadar aralıklarla çalıştı. Bursa, Maraş, Yanya, Suriye valiliklerinde bulundu. Beş defa Adliye, üç defa Maarif, iki defa Evkaf-ı Hümayun, birer defa Dahiliye ve Ticaret nazırı oldu. İstanbul'da öldü.
Ahmed Cevdet Paşa, çok geniş alanda eserler vermiştir. Tarihçi, dilci, şair ve kanun koyucu olarak karşımıza çıkmıştır. Şiirlerinde heyecandan ziyade hikmet ağır basar. Cevdet Paşa dilin sadeleşmesinden yanadır. Türk dilinin kaidesi ve belâgatıyla ilgili eserler yazmıştır.
Eserleri: Tarih-i Cevdet (Tarih-i Vekayi-i Devlet-i Aliyye. 12 cilt, 1853-1883; "Tertib-i Cedîd", 1891), Tezâkir (4 cilt, Cavit Baysun yayınladı, 1953-1967), Mârûzât (Yusuf Halaçoğlu yayınladı, 1980), Beyânu'l-Unvân (1856), Mukaddime-i İbn Haldun (1860), Takvimu'l-Edvâr (1870), Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefâ (12 cilt, 1874-1888; Mahir İz tarafından sadeleştirilerek yayınlandı, 6 cilt, 1972), Kavaid-i Osmaniye (Fuad Paşa ile, 1875), Miyar-ı Sedâd (1876), Talikat-ı Ahmed Cevdet alâ Netâyici'l-Efkâr Şerhü'l-Ezhar (1876), Adab-ı Sadâd min İlmi'l-Edeb (1877), Belâgat-ı Osmaniye (1880), Hülâsatu'l-Beyan fî Telîfi'l-Kur'ân (1885), Şerh-i Kitabü'l-Emanet (1888), Mecelle-i Ahkâm-ı Adliye (2. bs., 1889), Kırım ve Kafkasya Tarihçesi (Kırımlı Halim Giray'ın Gülbün-i Hânân'ından istifade edilerek yazıldı, 1891).
Ahmed Cevdet Paşa'nın yarım kalmış bir Kur'ân tefsiri de bulunmaktadır. Âl-i İmran suresinin 3. ayetine kadar gelmiştir. Ayrıca 116 maddelik bir de Kur'ân sözlüğü hazırlamıştır. Bu sözlük dil bakımından önemi hâizdir. Sözlük Lügat-i Kur'aniye Hakkında Lâhika-ı Şerîfe adıyla, Süleyman Tevfik'in 1927'de yayınladığı Kur'ân mealinin ardında yer alır.